Türkiye'nin dış politika stratejisi, komşu ülkelerle olan ilişkileri güçlendirmeyi hedeflemeye devam ediyor. Bu bağlamda, Dışişleri Bakanı Hakan Fidan, Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler ve MİT Başkanı İbrahim Kalın, "Türkiye-Ürdün 3+3 Toplantısı"na katıldı. Bu önemli zirve, iki ülke arasındaki işbirliğini artırma ve bölgesel güvenlik meselelerini ele alma amacı taşıyordu. Toplantıda, ekonomik işbirliğinden güvenlik meselelerine kadar geniş bir yelpazede konular tartışıldı. Uzmanlar, bu tür toplantıların her iki ülkenin stratejik hedefleri açısından kritik bir öneme sahip olduğunu vurguluyor.
Türkiye ile Ürdün arasındaki ilişkiler, tarihsel olarak siyasetten ekonomiye birçok alanda derin köklere sahiptir. Her iki ülke de Ortadoğu'nun karmaşık dinamikleri içinde, kendi ulusal güvenliklerini sağlamak ve ekonomik kalkınmalarını sürdürmek adına işbirliğini tercih etmektedir. Ürdün, Türkiye’nin Arap dünyasındaki stratejik partnerleri arasında yer alırken, ekonomik işbirliği alanında da önemli adımlar atılmıştır. 3+3 Toplantısı kapsamında yapılan görüşmeler, iki ülkenin ticaret hacminin artırılması, doğrudan yatırımların teşvik edilmesi ve enerji alanındaki işbirliklerinin güçlendirilmesi gibi konuları içeriyordu.
3+3 Toplantısı’nda bilhassa güvenlik konuları ön plandaydı. Hem Dışişleri Bakanı Hakan Fidan hem de Milli Savunma Bakanı Yaşar Güler, toplantının ardından yaptıkları açıklamalarda, iki ülkenin güvenlik işbirliğinin daha da güçlendirileceğini vurguladılar. Suriye’deki iç savaş ve Irak’taki istikrarsızlık gibi bölgesel sorunlar, Türkiye-Urdün işbirliğinin kritik bir alanını oluşturuyor. Bu bağlamda, terörizme karşı ortak mücadele ve sınır güvenliğinin sağlanması öncelikli konulardan biri oldu.
Toplantının sonuçları arasında, özellikle istihbarat paylaşımının artırılması, askeri eğitim programlarının genişletilmesi ve iki ülke orduları arasında ortak tatbikatların düzenlenmesi gibi maddeler öne çıktı. MİT Başkanı İbrahim Kalın ise, yapılan görüşmelerin önemine dikkat çekerek, bölgesel istikrarın sağlanmasında Türkiye ve Ürdün'ün birlikte hareket etmesinin elzem olduğunu ifade etti. Gökçe Yaklaşım adı verilen yeni güvenlik stratejisinin ayrıntılı bir şekilde ele alındığı toplantıda, bu stratejinin kapsamı ve uygulama yolları da masaya yatırıldı.
Ürdün ile Türkiye arasında gerçekleştirilen bu tür toplantılar, sadece askeri ve güvenlik alanlarında değil, aynı zamanda ekonomik, kültürel ve sosyal alanlarda da işbirliğinin artırılmasına yönelik önemli fırsatlar sunmaktadır. Yüksek Düzeyli İşbirliği Komitesi gibi oluşumlar, her iki ülke arasındaki ilişkilere daha kurumsal bir zemin kazandırarak birlikte hareket etme kapasitesini artırmaktadır.
Sonuç itibariyle, Türkiye-Ürdün 3+3 Toplantısı, iki ülkenin stratejik işbirliğinin derinleşmesi adına önemli bir adım olarak değerlendiriliyor. Gelecek dönemde yapılacak olan ikili görüşmelerin, bölgedeki güvenlik durumunu olumlu yönde etkilemesi bekleniyor. Oldukça verimli geçen bu toplantı, hem Türkiye hem de Ürdün için yeni işbirlikleri ve fırsatlarla dolu bir dönemin kapılarını araladı. Bu süreç içerisinde, uluslararası ilişkilerin dinamikleri ve bölgesel gelişmeler doğrultusunda her iki ülkenin de hızlı ve etkili kararlar alması, karşılıklı kazanımlar elde etmesi açısından büyük önem taşıyor.