Suriye Devrimi’nin 14. yıl dönümü, dünya genelinde ve Türkiye'de çeşitli etkinliklerle coşkuyla kutlandı. 2011 yılında Suriye'de başlayan protestolar, zamanla başka ülkelere de ilham vermiş ve birçok toplumsal hareketin fitilini ateşlemiştir. Bu seneki kutlamalar, devrimin ruhunu ve katılımcıların özlemlerini bir araya getirirken, aynı zamanda özgürlük, adalet ve insan hakları gibi evrensel değerlerin önemini bir kez daha vurguladı.
Türkiye genelinde birçok şehirde gerçekleştirilen kutlamalar, özellikle Suriyeli mülteci toplulukları tarafından büyük bir ilgiyle takip edildi. İstanbul, Ankara, Gaziantep ve Hatay gibi illerde gerçekleştirilen etkinlikler, insanlar arasında dayanışmayı güçlendirdi. Suriye Devrimi’nin her yıl dönümünde olduğu gibi bu yıl da sokaklarda, parklarda ve meydanlarda buluşan insanlar, devrimin başlangıcını kutladı. Konuşmalarda, devrime katılanların kahramanlıkları anlatılırken, halen devam eden çatışmalar ve zor koşullar altındaki insanların yaşadığı dram unutulmadı.
Etkinliklere katılan Suriyeli mülteci Camille el-Hamzah, "Bu kutlamalar bizim için sadece bir geçmişi anmak değil, aynı zamanda geleceğe umut taşımak anlamına geliyor," diyor. Diğer katılımcılar da benzer düşünceleri paylaşarak, "Özgürlük mücadelesi devam ediyor. Buradayız, sesimizi duyurmak için bir araya geldik," şeklindeki ifadeleriyle duygu ve düşüncelerini dile getirdiler. Kutlamalarda ulusal marşların okunması, flamaların açılması ve çeşitli sanatsal performanslar dikkat çekti.
Suriye Devrimi, 2011 yılında hükümet karşıtı protestolarla başladı. Bu küçük kıvılcım, kısa süre içinde büyük bir ayaklanmaya dönüştü. Devrim, özgür bir Suriye hayaliyle başlayan bir toplumsal değişim süreci olmasının yanı sıra,yle farklı siyasi ve sosyal dinamikleri de beraberinde getirdi. Ancak, iç savaşın patlak vermesiyle birlikte birçok insan hayatını kaybetti, milyonlarca insan evlerini terk etmek zorunda kaldı ve şu an hala insani krizin devam ettiği bir ortamda yaşam mücadelesi veriyor. Kutlamalar sırasında bu dramın unutulmaması gerektiği vurgulamaları, katılımcıların toplumsal dayanışmasını önemini ortaya koyuyor.
14. yıl dönümü, Suriye halkının kendine olan inancını güçlendirirken, dünya genelinde Suriye'ye yönelik uluslararası destek arayışının devam etmesi gerektiğini bir kez daha hatırlattı. Katılımcılar, sadece kendi hayallerinin peşinde değil; aynı zamanda demokrasi, insan hakları ve adalet arayışında da birleşiyorlar. Suriye’nin geleceği için umut dolu bir mesaj (sorunların çözümü için uluslararası topluma çağrı yapıldı), uluslararası kamuoyuna da taşındı.
Sonuç olarak, Suriye Devrimi’nin 14. yıl dönümü, geçmişte yaşananları anmanın yanı sıra, geleceğe dair umut ve dayanışma ruhunu da yeniden pekiştirdi. Bu bağlamda, kutlamalar sırasında atılan sloganlar ve sergilenen dayanışma, devrimin ruhunu korumanın yanında, katılımcıların iradelerini sarsılmaz hale getirmeyi hedefliyor. Bütün bunlar, Suriye halkının özgürlük ve adalet arayışındaki kararlılığını gösteriyor ve bu mücadelenin devam ettiğinin altını çiziyor. Devrim, biterse de insanların düşündükleri, hissettikleri asla bitmeyecek ve yeni nesillerin bu tarihi mirası sahiplenmesi gerekecek.